Okullar arası spor turnuvaları, ortaokul kademesinde düzenlenmeye başlıyor. Hatay’ın Belen ilçesi Sebati Gönenç İlkokulu’nda 6 senedir sınıf öğretmenliği yapan Osman Güneri ise alışılmışın dışına çıktı ve futbol turnuvalarını ilkokul kademesinde başlattı. Bu turnuvanın bir diğer özelliği ise atılan gollerin öğrencilere kitap olarak geri dönmesi.
Osman Güneri’nin öncülüğünde başlayıp, Hatay İl Milli Eğitim, ve Belen İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün birlikte yürüttüğü ‘Her Gol Bir Kitap’ projesi kapsamında 13 farklı ilkokuldan 130 öğrencinin katıldığı bir futbol turnuvası düzenlendi. Çiçeği burnunda futbolcular, bu turnuvada sadece maç değil, kitap kazanıyor. Takımda olan her bir öğrenciye maç öncesi kitap dağıtılıyor, ardından rekabet başlıyor. Ancak bu rekabet bildiğimiz gibi değil çünkü maçın sonucu ne olursa olsun öğrenciler kitap kazanmış oluyor. Halen devam eden turnuva sonunda galip gelen ilk üç takımın okuluna kütüphane kurulacak. Öte yandan bu maçları Trabzonspor, Başakşehir gibi birçok futbol kulübü takip ediyor. Bu projeyle çocuklara hem spor hem kitap sevgisi aşılamayı amaçladığını söyleyen Osman Öğretmen, bu vesileyle futbola yatkın olan öğrencilerin de erken yaşta keşfedilmesini temenni ediyor ve Her Gol Bir Kitap Projesi’ni şöyle anlatıyor:
KÜTÜPHANE SEFERBERLİĞİNE FUTBOLLA DAHİL OLDULAR Biliyorsunuz Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) kütüphane seferberliği başlattı. Biz de köy okulu ve ilçe okulları olarak bu çocukları hem bir turnuvanın içine koyalım, futbol oynatalım hem de turnuvaya katılan her öğrenciye kitap verelim, kitabı maçtan önce okuyalım, kazanan ilk 3 okula da kütüphane kuralım diye düşündük. Toplamda 13 takım, 130 öğrenci katıldı. Amacımız aslında hepsine eşit sayıda kitap bölüştürmek. Şu an çeşitli yerlerden binin üzerinde kitap desteği geldi. Bir de şöyle bir özelliğimiz var. Burada en az beş tane köyde, ilgi görmemiş birçok yetenekli öğrenci var. Ben maçların videolarını futbol kulüplerine gönderiyorum. Altyapı hocaları, diğer maçları gelip izleyebileceğini söyledi. Belki birkaç çocuğu da sporcu olarak kazandırmış oluruz bu vesileyle. Ayrıca pandemi sürecinde çocuklar çok hareketsiz kaldılar malum, bu maçlarla gelen hareketin bir diğer bereketi de çocukların biriken enerjilerini atmaları oldu.
HER İKİ TARAF KAZANIYOR Genel olarak her okulda bol kitap olsun istiyoruz. Her takımın motivasyonu okuluna kütüphane kurdurmak oluyor. Turnuva bittiğinde bizzat okullarına gidip kütüphaneleri kuracağız. Şayet yeterli imkan ve destek olursa bu 13 okulun 13’üne de kütüphane kurmak isteriz. Neden olmasın? Okul bünyesinde spor turnuvaları ortaokul kademsinde başlar. Biz Türkiye’de ilk defa ilkokul seviyesinde bir turnuva düzenledik. İlkokulda olmamasının sebebini de söyleyeyim: Çocukların o yaşta bir rekabet için girmesi tercih edilmiyor. Biz bu projede bir yarışın içinde değiliz. Çocuklara ‘Belki maçı kazanamayacaksınız ama bu maç hem size hem rakip arkadaşlarınıza kitap olarak dönecek’ diye anlatıyoruz. Maç sonlarında herkes birbirini tebrik ediyor yani aslında yarışmadan çok eğlence.”
Miniklerin Hayallerini Geliştirmek İçin Bilim ve Sanat Sınıfı Kurdu
Osmaniye’nin Karakuyu köyünde görev yapan öğretmen Rümeysa Çevlik’in oluşturduğu sınıfta öğrenciler, teleskop ve mikroskopla gözlem yapıyor, müzik aletleriyle notaları öğreniyor, tuvallere resim çiziyorlar.
Miniklerin Hayallerini Geliştirmek İçin Bilim ve Sanat Sınıfı Kurdu
Osmaniye
Osmaniye’nin Karakuyu köyünde görev yapan ana sınıfı öğretmeni Rümeysa Çevlik, kişisel çabası ve hayırseverlerin yardımıyla içerisinde teleskoptan müzik aletlerine kadar çeşitli materyallerin bulunduğu uzay, bilim ve sanat sınıfı kurdu.
Kadirli ilçesine bağlı 680 nüfuslu Karakuyu köyünde bulunan Karakuyu İlkokulunun ana sınıfı öğretmeni Çevlik, sınıfındaki çocukların uzaya, bilime ve sanata merak ve ilgilerini artırmak için proje başlattı.
Çevlik, okul binasında boşalan iki sınıfı, kendi bütçesinden aldığı malzemeler ve hayırseverlerin desteğiyle sağlanan ekipmanlarla uzay, bilim ve sanat sınıfına dönüştürdü.
Sınıfa giren çocuklar, uzayla ilgili merak ettiklerini görerek ve duyarak öğrenebiliyor, çeşitli materyallerden yapılan “astronot kıyafetleri” giyip kartondan hazırladıkları roketle uzaya çıkma hayalleri kuruyor.
Teleskop ve mikroskopla gözlem yapma şansı bulan öğrenciler, sanat sınıfında da tuvallere resim yapıyor, müzik aletleriyle notaları ve sesleri öğreniyor.
“Çocuklar uzayı çok merak ediyorlar”
Rümeysa Çevlik, AA muhabirine, okulun ortaokul bölümünün kapatılması sonucu boşalan sınıflardan birine “uzay istasyonu” kurarak ilk adımı attığını söyledi.
Bunun çocuklara yeterli gelmediğini görünce daha kapsamlı bir alan için harekete geçtiğini ifade eden Çevlik, “Daha sonra bu iş büyüdü ve kendimizi uzay ve bilim sınıfını yaparken bulduk. Çocuklar uzayı çok merak ediyorlar. Ben de çocukların hayallerini birazcık daha geliştirebilmeleri için fırsat vermek istedim. Onlar neyi merak ediyor, neyi yapmak istiyorlarsa uzay ve bilim sınıfında onları yapmaya çalıştık.” dedi.
Çocukların merakını cezbedecek materyalleri sınıfa getirmeye özen gösterdiğini belirten Çevlik, şöyle devam etti:
“Örneğin sınıfımızda bir mikroskobumuz var ve çocuklar istedikleri materyalleri inceleyebiliyorlar. Bir ‘uzay istasyonu’ kurduk. Aslında oynayarak uzayı keşfetmeye başladılar. Şu an ailelerden de bize olumlu dönüşler başladı. ‘Hocam biz artık Merkür’ü, Satürn’ü öğrendik.’ diyorlar. Çocuklar evde anne babalarına uzayla ve gezegenlerle ilgili bilgiler götürmeye başladılar. Bu çok keyifli bir süreç. Hem eğleniyorlar hem öğreniyorlar hem de hayallerini bir nebze de olsa yakalama şansı buluyorlar.”
Köy okulları çocuklar için
“dünyaya açılan kapı”
Çevlik, köy okullarında imkanların kısıtlı olabileceğini belirterek, şunları kaydetti:
“Köy okullarının, çocuklar için dünyaya açılan kapı olduğunu düşünüyorum. Öğretmenler ise bu kapıyı açan, aralayanlardır. Çocukların hayal güçlerinin sınırsız olduğunu düşünüyorum ve yapamayacakları hiçbir şey yok. Bu dönemde ufuklarını açabildiğimiz kadar açarsak ne mutlu bize. Bu çocuklarla ilgili umudum da hayallerim de sonsuz. Aralarında ‘ressam olacağım, astronot olacağım’ diyenler var. Geleceğin astronot, bilim adamı ve sanatçıları belki de bu sıralardan çıkacak. Onlara burada bir hayat kapısını aralamış olduk. İnşallah hepsi hayallerini gerçekleştirme şansı bulur.”
MEB Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme Sınavı İçin Başvurular Başladı
Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme Sınavı (MEB-EKYS), 20 Mart’ta gerçekleştirilecek. Adaylar, 10 Şubat’a kadar başvuru yapabilecek.
MEB Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme Sınavı İçin Başvurular Başladı
Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) internet sitesinden yapılan duyuruya göre, adaylar 10 Şubat’a kadar elektronik ortamda başvuru merkezleri aracılığıyla veya bireysel olarak https://ais.osym.gov.tr internet adresinden ya da ÖSYM Aday İşlemleri Mobil uygulamasından sınav başvurusu yapabilecek.
Adaylar, 20 Mart’ta saat 10.15’te başlayacak ve cevaplama süresi 150 dakika (2,5 saat) olan sınav için saat 10.00’dan sonra sınav binalarına alınmayacak.
Adaylardan HES kodu istenecek
Başvuruda, Hayat Eve Sığar (HES) kodu isteneceğinden adayların, başvuru yapmadan veya başvuru merkezlerine gitmeden önce HES kodu edinmeleri gerekecek.
Adaylar, HES kodunun nasıl edinileceği bilgisine, Sağlık Bakanlığı’nın https://hayatevesigar.saglik.gov.tr internet adresinden ulaşabilecek.
Başvuran aday sayısının 1000’den daha az olduğu sınav merkezlerinde sınav yapılıp yapılmayacağına ÖSYM tarafından başvurular alındıktan sonra karar verilecek.
Sınava ilişkin ayrıntılı bilgi ÖSYM’nin internet sitesindeki “2022-MEB-EKYS Kılavuzu”nda yer alıyor.
Özel okul seçiminde ücret, veliler için çok önemli ama bu seçimi yaparken dikkat edilmesi gereken başka önemli kriterler de var. TÖZOK Başkanı Zafer Öztürk ve Eğitim Uzmanı Cihan Yeşilyurt, velilere özel okul seçiminde dikkat etmeleri gereken önemli noktaları anlattı
Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK) Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Öztürk, “Velinin kendi imkân ve talebi doğrultusunda hangi özel okula kayıt yaptıracağı kişisel tercihidir. Ancak kayıt yaptırılacak okulda, bazı konularda bilgi edinerek karar verilmesi velilerimizin yararına olacaktır” diyerek Özel Okul seçiminde velilerin sorması gereken soruları şöyle sıralıyor:
1) Okul, kalıcılık ve tecrübe açısından yeterli eğitim birikimine sahip mi? Öğrenci okul öncesinden başlayıp lise öğretiminin sonuna kadar farklı program seçenekleri ile aynı kurumda öğrenimine devam edebilecek mi?
2) Toplam kalite anlayışı okulun eğitim-öğretim ve yan hizmetlerinde etkin olarak hissediliyor mu? Hizmetlerin yürütülmesinde yönetici, öğretmen, veli, öğrenci görüşleri de alınıyor mu?
3) Okulun öğrencileri, öğretmenleri, velileri ve çalışanları arasında iyi bir iletişim var mı? Öğrenciler ve mezunlar, kendilerini okul ailesinin parçası olarak görebiliyorlar mı?
4) Yönetici, öğretmen ve çalışanlar için düzenli hizmet içi eğitimler sağlanıyor mu?
5) Okul öncesi döneminden başlayarak lise öğretiminin sonuna kadar planlanmış ve uluslararası alanda kullanılan geçerli tekniklerin uygulandığı bir program ile öğrencilere yabancı dil öğretiliyor mu? İkinci yabancı dil eğitimi ciddiye alınıyor mu?
6) Derslikler en fazla 24-28 öğrenci alacak şekilde planlanmış mı? Her öğrenciye bir bilgisayarın düştüğü, araştırma ve bilgiye ulaşma kullanımlarına açık, güvenli ve yüksek hızlı internet bağlantısı olan bilgisayar ortamları mevcut mu? Okulun teknolojik altyapısı uzaktan öğretim süreçlerine uygun hale getirilmiş mi?
7) Sınıf içi öğrenme, konu tarama testleri ile kontrol edilip, yeterince öğrenilmeyen konular tekrarlanıyor mu? Gerektiğinde (etüt faaliyetleri dışında) hafta içi ve hafta sonunda ücretsiz kurslarla öğrencilerin eksikleri tamamlanıyor mu? Tam donanımlı laboratuvarlar mevcut mu? Laboratuvarlar aktif kullanılıyor mu?
8) Sosyal aktiviteler yeteri kadar çeşitli ve ücretsiz mi? Sosyal etkinlikler ve ekstra spor çalışmaları için uygun alanlar sağlanmış mı? Bu etkinlikler ücretsiz olarak sunuluyor mu?
9) Okula ulaşımın Trafik açısından güvenliği, kolaylığı, öğrenciye sağlayacağı zaman kazancı veya kaybı ne olacaktır?
10) Okulun, yeni kayıtta veya kayıt yenilemelerde veli ile yaptığı “Öğrenci Kayıt Sözleşmesi” şartları dışında veliden talebi veya zorlaması var mı?
Eğitim Uzmanı ve Fen Bilimleri Eğitim Kurumları Rehberlik Koordinatörü Cihan Yeşilyurt ise özel okul seçiminde dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıralıyor:
– Öğretmen kadrosu: Okulu okul yapan öğretmendir. Dolayısıyla okuldaki öğretmenlerin ne kadar deneyimli olduğu, kaç yıldır aynı yerde çalıştıkları okul seçiminde en önemli kriterlerden biri olmalıdır.
– Yabancı dil eğitimi: Yabancı dili öğretecek öğretmen kadrosu nasıl? Yurt dışından getirilen öğretmenler var mı? Öğretim metotları neler? Teknoloji nasıl kullanılıyor? gibi sorular mutlaka okul yönetimine sorulmalı.
– Sosyal ve sportif etkinlikler: Öğrenciler bir kulüp faaliyetinde bulunuyorlar mı? Bir müzik enstrümanı çalıyorlar mı? Spor takımları ne durumda? Ulusal ya da uluslar arası yarışmalarda alınan ödüller var mı? Bunlar da önemli kriterler.
– Fiziksel ortam: Sınıfların büyüklüğü, kaç öğrenci olduğu, laboratuvar imkânları, açık alanlar incelenmeli.
– Merkezi sınavlara hazırlık: Liselere Giriş Sınavı (LGS) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) hazırlıkla ilgili okulda yapılan herhangi bir çalışma var mı?
– Okulun ücreti: Ailelerin okula ödeyecekleri ücreti de çok iyi araştırmaları gerekiyor. Yemek, servis, kıyafet, kitap gibi yan ödemeleri de maliyetin içine koymalılar. Ayrıca her yıl yapılan zammın ne kadar olacağını mutlaka sormalılar.
–Aile iletişimi: Okul ve ailenin işbirliği başarı açısından önemlidir. Okulun rehberlik ve psikolojik danışmanlık çalışmaları mutlaka araştırılmalı.