Bizimle iletişime geçin Email: info@conthealthme.com

Eğitim

Meslek Liselilerden İthal Oyuncaklara Karşı Yerli Üretim Hamlesi

Türkiye’de 2016-2020 yıllarında ithalat rakamı 2,24 milyar dolar olan oyuncak sektöründe yerli ve milli üretim için Milli Eğitim Bakanlığınca donanım ihtiyacı tamamlanan meslek liselerinde üretim hamlesi meyvelerini veriyor.

Yayınlandı:

, Tarih:

Meslek Liselilerden İthal Oyuncaklara Karşı Yerli Üretim Hamlesi

Türkiye’de 2016-2020 yıllarında ithalat rakamı 2,24 milyar dolar olan oyuncak sektöründe yerli ve milli üretim için Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) donanım ihtiyacı tamamlanan meslek liselerinde üretim hamlesi başarılı sonuçlar veriyor.

AA muhabirinin, Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfından (PAGEV) aldığı bilgiye göre, 2016-2020 yılları arasında toplam 2,24 milyar dolarlık oyuncak ithal edildi. Yıllık ortalama ithalat 448 milyon dolar civarında gerçekleşti.

2021 yılının 10 ayında 276 milyon dolar oyuncak ithalatı gerçekleşti. İthalatın yıl sonu itibarıyla 331 milyon dolar seviyesine çıkması bekleniyor. İthalatın, yıl sonu itibarıyla son 6 yılda toplam 2,6 milyar dolar olarak gerçekleşeceği tahmin ediliyor.

Türkiye, söz konusu dönemde oyuncak ithalatının yüzde 92’sini 10 ülkeden, toplam oyuncak ihracatının ise yüzde 36’sını 10 ülkeye yaptı. Oyuncak ithalatının yüzde 80’i Çin’den gerçekleştirildi.

Türkiye’nin yıllık ortalama oyuncak ihracatı ise 129,9 milyon dolar oldu.

Buna karşın oyuncak sektöründe yerli ve milli üretim için MEB tarafından donanım ihtiyacı karşılanan meslek liselerinde üretim hamlesi meyvelerini veriyor.

Ahşap oyuncak üretimi için Ankara’da koordinatör okul seçilen İskitler Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin öğrencileri, anaokulları ve kreşler için 100’ü aşkın çeşitte ahşap oyuncak ile ders malzemesi ve ev eşyası üreterek aylık ortalama 2 bin 500 lira kazanç elde ediyor.

“En çok mobilyayla alakalı çalışıyoruz”

Lisenin müdürü Mehmet Boz, AA muhabirine, eğitim faaliyetleri ile mobilya ve iç mekan tasarımı alanında yapılan çalışmalara ilişkin açıklama yaptı.

Okulun, Altındağ ilçesinin İskitler semtinde 1937’de kurulduğunu ve sanayi bölgesinde olduğunu belirten Boz, itfaiye, otomasyon, inşaat teknolojisi, elektrik elektronik, bilgisayar, makine, mobilya ve metal alanındaki üretimle yılda ortalama 3 milyon lira ciro yaptıklarını söyledi.

Boz, okulun kurulduğu günden bu yana sanayiye önderlik ettiğini ve Kovid-19 salgınında birçok alanda atılım yaptığını kaydederek, “8 alanda hizmet veriyor, milli üretim yapıyoruz. Ahşap oyuncak alanında Ankara’daki tek okul. Üretime dönük olarak en çok mobilyayla alakalı çalışıyoruz. Otomasyon ve makine alanlarımız da bu konuya teşvik ve detay veriyor.” diye konuştu.

“İthalat giderinin ülkeye kazandırılması için çalışıyoruz”

Birçok okulun elektrik ve bilgisayar konusunda altyapı donanımını tamamladığına işaret eden Boz, “Mobilya alanında 2-3 sene evvel, özel öğretim öğrencilerine yönelik materyallerle ilgili üretim yapmaya başladık ve 10 bin 500 parça ürettik. Ahşap oyuncak üretimi için Ankara’da koordinatör okul olmamızın sebebi zaten bu. Şu anda üretimlerimiz ahşap oyuncak üzerine devam ediyor.” bilgisini verdi.

Boz, ahşap oyuncak alanında Türkiye’nin son yıllarda 3 milyar dolara yakın ithalat yaptığına dikkati çekerek, bu giderin büyük kısmının ülkeye kazandırılması çabasında olduklarını ifade etti.

Tüm malzemesi sağlığa zararsız ahşap olan oyuncak ürettiklerini anlatan Boz, “Daha önce yıllık 1,5-2 milyon lira ciro yaparken bu yıl eylül-aralık döneminde ciromuz 800 bin ile 1 milyon lira arasında.” dedi.

“İthal oyuncakların ülkeye girmesini büyük ölçüde önlüyoruz”

Boz, talebe göre üretim yaptıklarını ve son dönemde Kocaeli, Hatay ve Adana’daki anaokullarından sipariş aldıklarını aktararak, MEB Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğünün internet sitesi üzerinden ürünlerin incelenip sipariş verilebildiğini kaydetti.

Boz, şu ifadeleri kullandı:

“Milli üretim sonucunda ithal oyuncakların okullarımıza ve ülkemize girmesini büyük ölçüde engellediğimizi düşünüyorum. Çünkü bu sadece Ankara’da yapılmış bir çalışma değil. Sayın Genel Müdürümüzün, Bakanımızın büyük katkısı var. Bakanımız mesleki ve teknik eğitime son derece önem veriyor. Meslek liseleri gerçekten bir atılım içerisinde. Gerçek kıymet ve değerini de bulacağına inanıyorum.”

“Mobilya sanayisindeki teknolojik makineler kullanılıyor”

Lisenin mobilya ve iç mekan tasarımı alan öğretmeni Haydar Ali Şaşmaz, tüm sınıf seviyelerindeki öğrencilerin atölyede eğitim gördüğünü, 9. 10. ve 11. sınıf öğrencilerinin mobilya üretimi ve sipariş alınan işlerin üretiminde yer aldığını söyledi.

Öğrencilerin ders dışı zamanlarda üretim yaparak çalıştıkları saat kadar kazanç elde ettiklerini dile getiren Şaşmaz, şöyle devam etti:

“Bu atölyede şu anda piyasada, mobilya sanayisindeki teknoloji ve bütün makineler kullanılmaktadır. Öğrencilere, CNC freze ve CNC torna işlemleri, mobilya ressamlığı becerileri gibi kazanımlar verilmektedir. Genellikle bir ay süresince çalışan öğrencimiz ortalama 2 bin 300 ila 2 bin 500 lira ücret almaktadır. Oluşturduğumuz ürün kataloğunda 100’ü aşkın ürün bulunmaktadır.

Buraya gelen öğrenci, piyasa gerekliliklerine göre oluşabilecek bütün talepleri karşılayabilmektedir. Mobilya ve iç tasarım ressamlığı altında, bir işin resmini çizme, planını, projesini oluşturma, parça listesini hazırlama gibi yetenekleri bölümümüzde kazanmaktadır. Aynı zamanda piyasada teknolojik gelişmelerle birlikte oluşan CNC freze operatörlüğü, CNC torna operatörlüğü veya lazer kesim gibi işlemleri yapabilmektedir. Yani sanayide istenilen bütün vasıfları, buradan mezun olan bir öğrenci edinerek mezun olabilmektedir.”

“Tüm makineleri kullanıyoruz”

Mobilya bölümü 10. sınıf öğrencisi Gökdeniz Atmaca, atölyedeki tüm makineleri kullanarak öğrendiklerini ve bu sayede oyuncak, kütüphane, dolap ve ev eşyaları ürettiklerini söyledi.

Mesleğini öğrenirken aylık ortalama 3 bin lira kazanç elde edebildiğine dikkati çeken Atmaca, “Aldığım eğitim ile sanayide çalışabilirim, üniversite de okuyabilirim. Mesleğimi daha iyi öğrenebilmek için üniversitede ağaç işleri endüstri mühendisliği bölümünde okumak istiyorum.” diye konuştu.

Kaynak: Anadolu Ajansı

Okumaya Devam Edin
Yorum yapmak için tıklayın

Yorum Yapın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Eğitim

5 Yaş Grubunda Okullaşma Oranı Yüzde 90’a Yükseldi

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, okul öncesi eğitimi yaygınlaştırmak için 59 yeni anaokulu ve 6 bin 950 yeni ana sınıfının açılmasıyla 5 yaş grubunda okullaşma oranının, yüzde 78’den yüzde 90’a çıktığını bildirdi.

Yayınlandı:

, Tarih:

Yayınlayan:

5 Yaş Grubunda Okullaşma Oranı Yüzde 90'a Yükseldi

Ankara

Bakan Özer, yazılı açıklamasında, 81 ilin tamamında okul öncesi eğitime erişimi kolaylaştırmak için yoğun çaba sarf ettiklerini ifade etti.

Eğitimde fırsat eşitliğini artırmak için okul öncesinde eğitime erişimi yaygınlaştırmak istediklerini vurgulayan Özer, bu kapsamda bu yılın sonuna kadar 3 bin yeni anaokulu ve 40 bin yeni ana sınıfı açılması için gerekli planlamaları yaptıklarını belirtti.

Bakan Özer, şu bilgileri paylaştı:

“Projeyi Sayın Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himaye ve destekleriyle başlattık ve yürütüyoruz. İlk adım olarak İstanbul’da her biri 12 derslikli 100 yeni anaokulunun yapımını başlattık. İstanbul’a 2022 sonuna kadar 1000 yeni anaokulu yapacağız. 2022 sonuna kadar proje başlangıcında 3 yaş grubunda yüzde 14 olan okullaşma oranını yüzde 50’ye; 4 yaş grubunda yüzde 35 olan okullaşma oranını yüzde 70’e ve 5 yaş grubunda yüzde 78 olan okullaşma oranını da yüzde 100’e çıkartmayı hedefliyoruz. Bu hedefe yönelik planlama başarılı şekilde işliyor. 5 yaş grubunda Şubat 2022 için koyduğumuz hedefe 2021 sonu itibarıyla ulaştık. 5 yaş grubundaki çocuklarımızın yüzde 90’ı okul öncesi eğitime devam ediyor.”

1632 anaokulu yapımı için çalışmalar devam ediyor

Bakan Özer, 3 bin yeni anaokulu, 40 bin yeni ana sınıfı açmak ve 3-5 yaş grubundaki okullaşma hedeflerine ulaşmak için tüm planlamaları yaptıklarını bildirdi.

“Bu kapsamda 59 yeni anaokulu ve 6 bin 950 yeni ana sınıfını hizmete aldık ve öğrencilerimiz, eğitimlerine başladılar.” bilgisini paylaşan Özer, 214 yeni anaokulunun ise ihalesinin tamamlandığını, arsaları belirlenen 1095 yeni anaokulunu da yatırım programına aldıklarını belirtti.

Bakan Özer, şunları kaydetti:

“Şu anda 1368 anaokulu ile ilgili süreç başarılı bir şekilde ilerliyor. 3 bin yeni anaokulu hedefimiz için geriye kalan 1632 anaokulunun yapılacağı il ve ilçeler belirlendi. Anaokullarının yapılacağı yerler ve arsa belirleme çalışmaları devam ediyor. İnşallah bu çalışmaları da kısa sürede tamamlayacağız. Böylece, diğer eğitim kademelerinde nasıl OECD ortalamasına ulaşmışsak okul öncesinde okullaşma oranında da çok önemli bir artış sağlayarak OECD ortalamasına yaklaşmış olacağız. Sürece katkı veren tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”

Kaynak: Anadolu Ajansı

Okumaya Devam Edin

Eğitim

Erzurum Diplomasi Akademisi 6. Yılında Faaliyetlerine Devam Ediyor

Lise, üniversite ile lisans üstü öğrencilerine yönelik eğitim ve kariyer programı Erzurum Diploması Akademisi’nde, “Yeniden Asya ve İran” dersiyle eğitim programına devam edildi.

Yayınlandı:

, Tarih:

Yayınlayan:

Erzurum Diplomasi Akademisi 6. Yılında Faaliyetlerine Devam Ediyor
Erzurum

Erzurum Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle başlatılan, lise, üniversite ile lisans üstü öğrencilerine yönelik eğitim ve kariyer programında 6 yıldır hizmet veren Erzurum Diploması Akademisi‘nde, “Yeniden Asya ve İran” dersiyle eğitim programına devam edildi.

Atatürk Üniversitesi Mavi Salon’da düzenlenen akademinin 6’ncı yıl 5’nci programı çerçevesinde, İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Başkanı Hakkı Uygur ve heyeti, öğrencilerine “Yeniden Asya ve İran” dersi verdi.

Uluslararası Rabia Platformu Başkanı Cihangir İşbilir, programın açılışında yaptığı konuşmada, kuruluşundan bu yana 6 yıllık zengin geçmişiyle akademinin başta üniversite gençleri olmak üzere lise düzeyindeki öğrencilerin de geliştirilmesini hedefleyen uzun süreli akademi programı olduğunu söyledi.

Doğru kişilere, konunun taleplisine, meraklısına, Anadolu coğrafyasının yetenekli, kabiliyetli çocuklarına dokunup onları sahipsiz bırakmamayı hedeflediklerini anlatan İşbilir, “Öğrencileri yabancı diller, analitik düşünce, harita ve medya okumaları konularında geliştirerek Türkiye’nin beşeri kaynağını nitelikli ve kalifiye kılmayı amaçlamaktadır. Erzurum Diplomasi Akademisi, bu amaç doğrultusunda gençlerin okuma, rapor yazma, sunum yapma, bölgesel ve spesifik çalışmalarda geliştirilmesine katkı sağlamaktadır.” dedi.

İşbilir, çalışmaların insan yetiştirme üzere atölye mantığıyla kurulduğunu ve zaman zaman eğitimlere uzman konuklar davet edildiğini aktardı.

Asya, Güneykafkasya bölgesi, İran ve Rusya gibi ülkelere de coğrafi anlamda yakın bir konumda bulunan Erzurum’un bu bölgelere yönelik çalışmalarda önemli potansiyel olduğunu vurgulayan İşbilir, şunları kaydetti:

Erzurum fikri, ilmi akademi, ve entellektüel cazibe merkezi haline geliyor. Onlarca şehirden yüzlerce arkadaşımız bu akademiye geliyor. Erzurum Diplomasi Akademisi bir medeniyet projesi ve diriliş hareketidir. Türkiye’nin yakın coğrafyasındaki bölgesel gelişmeleri takip etmek, söz konusu gelişmeleri anlamak adına bu tür butik ve spesifik programların ihtiyacı aşikardır. Erzurum Diplomasi Akademisi de ortaya çıkan bu stratejik boşluğun doldurulmasına bir nebze katkı sağlamak adına bu önemli oturumu gerçekleştirmektedir.”

İRAM Başkanı Uygur da gençlerle bir arada bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu belirterek, bu tür toplantı ve etkinlikleri önemsediklerini ifade etti.

Erzurum Diplomasi Akademisi’ni yakından takip ettiğini anlatan Uygur, “2016 yılında kurulan İRAM, İran’la ilgili konuları, kültürünü ve farklı konuları araştırıyor. İran son 100 yıldan beri bölgede önemli ülke. Son yıllarda siyasal sahnede ise Orta Doğu’da ön plana çıkan ülke. Farklı bölgelerden 40’a yakın araştırmacımız var.” dedi.

Uygur, İRAM‘ın kurulduğundan bugüne dek binlerce sayfa bilgi ürettiğini dile getirdi.

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Genel Sekreteri Zafer Aynalı da belediye olarak Erzurum Diplomasi Akademisi’ni önemseyip katkı sağladıklarını vurguladı.

Diplomasi Akademisinin Türkiye’nin çok yönlü etkin dış politikası nedeniyle iyi insan yetiştirilmesi amacıyla kurulduğunu anlatan Aynalı, “Burada yerli milli vatanperver kardeşlerimize eğitim ve seminer vermeye çalışıyoruz. İnşallah sizler Cumhurbaşkanımızın önemli tezi olan ‘dünya 5’ten büyüktür’ü gerçekleştirecek kişiler olacaksınız. Bu tezin gerçekleşmesi için bu çalışma çok önemli. ” diye konuştu.

Akademide şimdiye kadar 800 lisans, 1500 lise öğrencisine eğitim verildiğini, Bosna Hersek, Arnavutluk ve İran gibi ülkelerde de sahne incelemesi gibi çalışmalar yapıldığını aktaran Aynalı, Erzurum Diplomasi Akademisini düşünce kuruluşu haline getirmeyi planladıklarını, İşbilir ile söz konusu eylemi hayata geçirmek için çalışacaklarını sözlerine ekledi.

Konuşmalar sonrası, “Yeniden Asya anlayışı ve İran”, “Çin’in Orta Doğu’daki ayak izleri”, “İran’ın yeniden Asya politikasının önündeki muhtemel zorluklar”, Doğu’ya bakış ve İran’ın güvenlik algılaması”, “Yakın Asya’da jeoekonomik rekabet ve İran”, “İran’ın asimetrik kabiliyetleri ve yakın asya jeopolitiğine etkisi” başlıkları altında sunumlar yapıldı.

Programa gelemeyen öğrenciler dersi “Zoom” aracılığıyla takip etti.

Kaynak: Anadolu Ajansı

Okumaya Devam Edin

Eğitim

Okul Serasında Ürettikleri Çiçeklerle İnsanların Mutluluklarına Ortak Oluyorlar

Yalova TOBB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, okul bahçesindeki serada yetiştirdikleri süs bitkilerini kendi markalarıyla tüm Türkiye’ye sunuyor.

Yayınlandı:

, Tarih:

Yayınlayan:

Okul Serasında Ürettikleri Çiçeklerle İnsanların Mutluluklarına Ortak Oluyorlar

Yalova

Okul serasında ürettikleri çiçeklerle insanların mutluluklarına ortak oluyorlar

Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) “Mesleki Eğitimde 1000 Okul Projesi” kapsamına alınan Yalova TOBB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, öğrencilerin okul seralarında yetiştirdikleri yıllık 1,5 milyon adet süs bitkisini kendi markasıyla tüm Türkiye‘ye gönderiyor.

Mesleki Eğitimde 1000 Okul projesi içerisinde yer alan TOBB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, yakın zamanda oluşturduğu “AstarteGarden” markasıyla seralarında ürettiği birbirinden güzel ve renkli çiçekleri Türkiye’nin dört bir yanına gönderiyor.

Okulun modern laboratuvarlarında toprak analizi ve diğer işlemleri yapan öğrenciler, büyük bir özenle hazırladıkları tohumları daha sonra seralarda büyütüyor.

Okul, petunya, sardunya, mine, begonya, karanfil, küpe çiçeği, gazania, Bodrum papatyası, hercai menekşe, kasımpatı gibi çiçeklerin yanı sıra üretimi yapılan iç mekan ve dış mekan bitkileriyle birlikte 40’ın üzerinde çeşidi kendi markasıyla piyasaya sunuyor.

Özel günler öncesi yoğun şekilde okul seralarında süs bitkilerini büyük bir özenle hazırlayan öğrenciler, hazırladıkları çiçekleri il merkezindeki satış bölümünde insanlarla buluşturuyor.

14 Şubat Sevgililer Günü öncesi de bir birinden güzel çiçekleri hazırlayan öğrenciler, insanların yüzlerine sıcak bir gülümseme bırakacak olmanın heyecanını yaşıyor.

Okul müdürü Ercan Gökkaya, AA muhabirine, 1993 yılında Süs Bitkileri Meslek Lisesi olarak kurulan okulun, 2016 yılında yapılan yeni binasında TOBB Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi olarak eğitime devam ettiğini hatırlattı.

Okuldaki eksiklikleri bakanlık, il müdürlüğü, hayırseverler ve yürütülen projeler kapsamında giderdiklerini anlatan Gökkaya, özellikle tarım alanına ait seralarda güzel çalışmalar yürütüldüğünü belirtti.

Gökkaya, “Biri akıllı olmak üzere iki ayrı seramız var. Yaklaşık 100 öğrencimiz bu alanda eğitim görüyor. Bir şeyler üretmek öğrencilerimize keyif veriyor. Üretmek, ürettiğini daha sonra pazarlamak onlara harika duygular veriyor. Okulumuzun SÜSBİR ile yapmış olduğu istihdam garantili bir protokol var. Bu protokol kapmasında da çiçek kenti olan ilimizdeki çok sayıda firmada birçok öğrencimizi istihdam ediyoruz. Yıllık 1,5 milyon kök bitki üretiyoruz ve AstarteGarden markamızla vatandaşlarımızla buluşturuyoruz.” diye konuştu.

“Yaz kış demeden üretimimiz devam ediyor”

Yıllık üretimde öğrenci ve eğitmenlerin yoğun emeğinin bulunduğunu ve oluşturdukları markayla pazara sunduklarına dikkati çeken Gökkaya, şunları kaydetti:

“Yaş kış demeden üretimimiz devam ediyor. İç-dış mekan ve salon süs bitkisi ağırlıklı üretimimiz var. Hem öğrencilerimiz hem alan usta öğreticilerimiz daha yoğun çalışıyor. Çünkü özel günün anlamına uygun bitkiler üretmeye çalışıyorlar. Ayrıca ürettikleri ürünleri il merkezindeki uygulamalı satış noktasında pazarlıyorlar. Orada da satış yapan öğrencilerimiz var. 14 Şubat Sevgililer Günü gibi özel günlerde çocuklar oraya gitmek için heyecanlanıyorlar. Sevgililer Gününde en fazla kesme çiçek diye tabir ettiğimiz gül, karanfil, saksılı çiçekte orkide gibi çiçekler rağbet görüyor. Onları da özellikle süslüyoruz.”

Tarım alanı şefi olarak görev alan Ziraat Yüksek Mühendisi Erol Usta ise öğrencilerin 12. sınıfa geçene kadarki sürede birçok önemli bilgiye yerinde ulaşabildiğini belirterek, özellikle özel günlerde farklı bir heyecanı seralarda öğrencilerle birlikte yaşadığını söyledi.

“Tarım bölümü severek geldim ve iyi ki de gelmişim diyorum”

Peyzaj mimarı olmak için okulu tercih ettiğini belirten 12. sınıf öğrencisi Beytullah Tütsü, aldığı eğitimle üniversite hayatında daha başarılı olacağına inandığını ifade etti.

Her işin zor tarafı olduğunu ancak severek yapınca zorun kolaylaştığını anlatan Tütsü, “Tarım bölümünde okumak çok güzel. Toprakla uğraşıyor, bitkilerle bir aradasınız ve bütün stresinizi atıyorsunuz. Tarım bölümü severek geldim ve iyi ki de gelmişim diyorum. Çiçek, bahçe, toprakla uğraşmak isteyenlere tavsiye ederim.” diye konuştu.

Okulda henüz yeni olduğuna vurgu yapan 9. sınıf öğrencisi Zümra Betül Gündüz de şu değerlendirmede bulundu:

“Ailem bu sektörde olduğu için ben bu okula isteyerek geldim. Yeni öğrenci olduğum için birçok konuyu yeni öğrenmeye başladım. Böyle bir okulda olmaktan dolayı mutluyum. Bitkilerle iç içe olduğumuzda enerjileri bizi de etkiliyor. Çok mutlu oluyoruz. Seraya her geldiğimde çiçeklerimin fotoğraflarını çekiyorum. Çünkü ailem de çok seviyor. Çiçek zaten insanı hep mutlu eder. Bizim ürettiğimiz çiçeklerin insanları mutlu etmesi bizi daha çok mutlu ediyor. onların mutluluklarına biz de ortak oluyoruz. Bu çok güzel bir şey.”

“AstarteGarden markasıyla ilimiz ve tüm Türkiye’de satıyoruz”

Merkezdeki uygulamalı satış noktasında görev alan öğrencilerden Yağmur Kara ise insanlarla iç içe olmanın eğlenceli ve güzel olduğunu belirtti.

İşini çok severek yaptığını ve ileride benzer bir iş yeri kurmayı hedeflediğine değinen Kara, “Bitkiyi ürettiğiniz zaman büyümüş halini görünce daha da güzel hissediyorsunuz. Bunu birde insanlara sergilediğimizde de çok beğenilmesi bizi ayrı bir mutlu ediyor. Ürettiğimiz bitkilerin patentini aldığımız AstarteGarden markasıyla ilimiz ve tüm Türkiye’de satıyoruz. Okuduğum okulun bir markasının olması beni gururlandırıyor. Markamız herkes tarafından duyuldu, bilindi. Bu da bizi çok mutlu ediyor.” dedi.

Kaynak: Anadolu Ajansı

Okumaya Devam Edin

Popüler